2 Eylül 2012 Pazar

Kimse yaşattığını yaşamadan ölmezmiş..

Bir kaç gündür yazma fırsatı bulamadım.Bu sürede bazı yayınladığım yazılarımı silme kararı aldım.Sanırım ben sadece insanları değil hiç bir yeri,hiç bir şeyi güvenli bulmuyorum.Bu bir yönden bakarsak iyi diğer yönden eksileri çok.Mesela iyi olan yönü daha az hasar alıyorsun ya da hiç yaralanmıyorsun..Kötü yanı ise kendinden başka derdini,sıkıntını anca çiçeğe,kediye köpeğe anlatabiliyorsun :) Neyse ..
Gel gelelim ki işte ben o güvensizlik problemleriyle kafayı yemiş bir insan oldum çıktım.Etrafımdaki herkesin davranışlarında bir şey arar oldum.Acaba başka bir iş mi çeviriyor? Acaba böyle mi düşündü? Yalan söylüyor olma ihtimalini göz önünde bulundurmayı fazla abartabiliyorum bu yüzden artık.
Babam sağolsun içimdeki tüm güzel duyguları alıp giden insan.İlk başlarda anlayamıyordum ama babam varlığıyla bana kendimi yokluğundakinden daha değersiz hissettiriyordu.Alıştım zamanla..Ama hala bunun etkilerini fazla hissediyorum.Hayatıma giren her insana fazla şüpheci bakışım,yaklaşımım bir süre sonra insanları kaybetmeme sebep oluyordu.Belki de hala oluyor.Sonradan bi 'hassiktir' evresi oluyor ama elimde değil.Korkular yerleşivermiş hayatımın tam göbeğine..
Herkes mutlaka ki geldiği yaşa kadar bir çok sorunla karşı karşıya gelmiştir.Kimi çok ağır bir şekilde atlattı ya da atlatamadı kimi umursamaz tavır takılıp yaralanmadan atlattı.Ben sanırımm umursamaz olamadığım için her derdi fazla içerleyip yaşayanlardan oldum.Küçüktüm babamla kaybettim güvenimi insanlara karşı,büyüdüm 4 senemi çalan bir şerefsizle tamamen koptu film.Onunla tanışmamız tamamen tesadüfler üzerine kuruluydu desem de aslında bunlar tesadüf değil kasıtlı yapılan şeylerdi.İlişkimize başladıktan kısa bir süre sonra izne geldiğinden askerliğine geri dönmüştü.Uzaktan uzaktan ben merhametli kız ona destek oluyordum.Telefonlar kapanmak bilmiyor.Sürekli elimde telefon.Askerliğini doğuda yaptığından yüreğim ağzımda dolaşırdım,haber alamadığımda sesini duyana kadar uyuyamazdım.Böyle bir saftım işte.Ve beklenen an gelmişti.O geliyordu..Ah nasıl bir mutluluktu o zamanlar.Geldi gelmesine ama 3 gün sürdü sadece.3gün sonrasında şiddetli bir kavgayla ilişkimiz son buldu.Ama o zaman anladım ki her son aslında bir başlangıçmış.Kısa bir süre sonra aradığı tatları bulamayınca kürkçü dükkanına yani bana geri döndü.Ben de saf aşık rolünü üstlendiğim o zamanlarda kabul ettim.Bu defa yoluna girmiş gibi gözüküyordu herşey ya da kendimi kandırıyordum.Bitmek bilmeyen kavgalarımızın fırtına öncesi sessizlikten bir farkı olmadığını anlamak fazla zamanımı almadı.O bir türlü uslanmayan adamla hayat geçmezdi.Ayrıldım..Önce tehditler savurdu bana,evimin önüne gelip kekolar gibi bangır bangır müzik açmalar,yollarımı kesmeler..Beni geri kazanmak için yaptığı diğer hamlelerden biri benim takıldığım mekanlara eski kız arkadaşıyla gelmekti.Kıza acıyordum ben sadece.Bir süre gel-git yaşadık ilişkimizde.Ben kürkçü dükkanı olmayı fazla benimsemişim sanırım.Derken ben üniversiteyi kazandım..Benim için bir başlangıçken onun için bir sonmuş anlayamadım..
Üniversiteyi yeni kazandığım seneydi beni aldattığı zaman.Aslında ben aldatılmadım kendine yaptı herşeyi ama anlayamayacak kadar küçüktü beyni.Dönem dönem herkesin hayatına karakter,kişilik arayışında olan varlıklar girebiliyor.Neyse.Gittim,şehre vardım,kalacağım yere yerleştim.Bu zamana kadar her şey güzel.Bir ara aradım ulaşamadım ama üzerinde durmadım.Nereden bilebilirdim ki bu kadar yürekli,cesur bir adam olacağını :) Akşam odamda oturuyorum gelen telefonla onu arayıp sakin sakin sövmem bir oldu.Sövmeye başlamamdaki hızla onun telefonu kapama hızı kıyasıya yarışır :) Yaptığından pişmandı adım gibi emindim bundan ama bak Hadise bile demiş 'yaydan çıkan ok geri dönemez' :D Bir kere bana o hatayı yapmıştı.Belki her hatasını affedebilirdim ki 4 sene içerisinde sürekli öyle oldu.Ben kürkçü dükkanı misali..Ama aldatma çok ayrıydı benim için.Bitti..Geri döndüğümde başına gelecekleri de biliyordu.Telefonlarımı açmıyordu bende aldım biletimi döndüm.O çıkmazsa karşıma ben çıkarım dedim.Sonra yüzünü görmek istemediğimi anladım ve daha farklı bir zararım olsun istedim.Arabası onun kızıydı :) Her erkeğin olduğu gibi.Gittim önce bir güzel çizdim sonra en zevkli kısım lastiklerini kestim.Bunlar ona azdı bile ama dedim dur burda bırak :) Aradan aylar geçti.Yeniyıldı.2009u kovarken bu embesil yine hayatımın ücra köşelerinde belirme çabalarındaydı.10..9..8..7 geri sayim baslamisken 2010 icin beni kolumdan tuttugu gibi goturdu arabaya dogru.Her ne kadar taksiye binmek icin dirensem de o kararliydi eve o birakacakti.Evin yolunu tuttuk ve aslinda hatirladigim ama ona hatirlamadigimi soyledigim evlenme teklifini etmisti.Simdi mi? Boylesini mi hakediyordum? Herseyi gectim onca seyden sonra neyi nasil duzeltebilecekti? Kabul ettim mi? A hayir tabiki de.O benim 'huzur' buldugum degildi.Benim icin coktan yabancilasmisti.O gunden sonra bir kac defa daha aradi beni.İsrarla calan telefonlar bitmek bilmiyordu derken her haber tez yayilir bu sehirde.Sozlenmisti.Tabi bu onun icin engel degildi.Adam cok esliligi savunan yapiya sahip oldugundan beni aramalari basladi yine kisa bir aradan sonra.Artık ciddi anlamda sıkılmıştım bunalmıştım.Çünkü tekrar bir araya gelme gibi bir düşünce yok aklımda.Okuldan dönerken otobüsten inerdim karşımda,dışarı çıkardım dolaştığım yerlerde,mekanlarda..Buna bir son vermek lazım diye düşünürken beklenen hamle şuan karısı olan şıllıktan geldi.Allah gerçekten herkesin ameline göre versin.Bunlarda tencere kapak misali iki karaktersiz bulmuşlar birbirlerini :)Neyse iyide oldu.Herkes erkeğine sahip çıkmalı sonuçta..Herşeyi o kadar aceleye gelmişti ki söz,nişan,düğün..Hayır anlamadığım şu aslında gördüğü her yerde dibi düşer gibi bakar bana hala.Evlendi bana laf sokma derdi bitmedi.Mutsuz bir evliliği olduğunu biliyorum sadece.Ki umurumda da değil,ister mutlu olsun ister mutsuz olsun boşansın..Bana uzak olsun da nasıl olursa olsun.Burda yazdıklarım bana yaşattığı saçmalıkların sadece çeyreği.Dahası yani detayı içler acısı.Ama o zamanları ben atlatalı çok oldu.Kim bilir belki de bana yaşattıklarının acısını çekiyor şuanda.Ne demişler kimse yaşattığını yaşamadan ölmezmiş..Belki de şimdi sıra babamdadır.Babamın da çektiği sıkıntılar bana yaşattıklarıdır belki..Bilinmez..
Ama yıllardır şunu çok iyi anladım ki neyi nasıl yaşadığından ziyade sonunda ne ders aldığın daha önemli.Simdi muhtesem bir erkege,yeni bir aileye sahibim.Seviyorum seviliyorum.En onemlisi huzurluyum ve saygi goruyorum..Ve ben hayatımdaki erkeği sevmek için bir neden aramıyorum.Onu sebepsiz seviyorum..

Hayatınızı, başınızı omzuna yasladığınızda huzur bulduğuzla geçirmeniz dileğimle..




 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sen şimdi bana yorum yazıyorken ben bunalımda da olabilirim ya da hoppa hoppa üçyüzbeşyüz diye kendi kendime eğleniyor da olabilirim :)
Ama bana güzel yorumlarınızı bırakın.Benim için hepsi önemli..Olur da yorumunuz yayınlanmazsa mail ulaşmamış olabilir ya da fazla art niyet sezmiş olabilirim :) Şimdiden teşekkürlerimi sunar hepinizi öperim :*